
Gelir birazdan sonbaharım,
Sarışın yağmurunu koluna takıp,
Dilinde uykumu üşüten ıslığıyla
Düşer ortasına ömrümün
Çatık kaşlı bir Eylül..
Soyunur, ağaçlarım kendinden..
Yollarımın yüzü ıslanır..
Islanır, yastığımın yüzümü öpen yüzü..
Kabuğun altında bir yara kanar..
Yaram..
Islanır..
Sarışın yağmurunu koluna takıp,
Dilinde uykumu üşüten ıslığıyla
Düşer ortasına ömrümün
Çatık kaşlı bir Eylül..
Soyunur, ağaçlarım kendinden..
Yollarımın yüzü ıslanır..
Islanır, yastığımın yüzümü öpen yüzü..
Kabuğun altında bir yara kanar..
Yaram..
Islanır..
"...sarardı derken poyraz yanı yangının,
YanıtlaSilve kurtulup yamaçtaki çınarın alnından
döne döne havalandı bir yaprak,
güz dedi değmesiyle
deniz denen o çürük suya..."
...
Can Yücel demiş...
ne güzel demiş..
YanıtlaSil