1 Nisan 2009 Çarşamba

kendine huzur ver..

Hayat o kadar karmaşık değil belkide.. Belki de ben de o kadar karmaşık değilim.. Hani yoldan geçerken omuzuna çarpan herhangi birinden ne farkım var ki.. Ne büyük değerler atfedip duruyorum kendime.. Öyle ya, fikir çilesi çekip perişan olmak pek fiyakalı bir şey..
İnsan 35 yaşına kadar yaşar, 35 yaşından sonra da yaşadıklarının muhasebesini yaparmış.. Belki de haklılar.. Kendi kuyularıma taşlar atıyorum.. Bırak kırk akıllıyı, kendimin bile çıkaramayacağı derinlere hem de.. Suları bulandırıyorum..Halbuki hep kulağımda yankılanıyor o ses..KENDİNE HUZUR VER...
Kendine huzur vermek..
Dişlerimi kendi ruhuma geçiriyorum sürekli.. Sürekli kanatıyorum.. Kanamayı mı seviyorum yoksa.. Hiç sağlıklı değil bu.. Kendime huzur vermeliyim.. Oysa şimdi, sıtmaya tutulmuş gibi titriyor ruhum.. Bu üşümeyi giderecek kollar .. Bunlar benim kollarım bunu biliyorum.. Kendimi sarabilirim.. Kendime sarılabilirim.. Yaralarımı kediler gibi yalayarak iyileştirebilirim..
Yalnız doğdum..
Hep tek..
Gelip geçen insanlar.. Anlık, aylık, yıllık yanyanalıklar içinde hep tek..
Köklerimin toprağa ne kadar sıkı tutunduğunu biliyorum.. Hayattan kopmayacağım..
Sadece...

Yorgunum.. Yine ifade aczimin dibini buldum.. Bu yorgunluğu anlatamıyorum..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder